Kedilerin Saksıları Eşelemesi ve Süs Bitkilerini Yemesi

Kedi ve köpekler her ne kadar etobur olarak bilinselerde aslında hem etobur hem otobur hayvanlardandır ,otçul beslenmenin bir çok nedeni olduğu gibi sadece zevk içinde yenebilir bir çok açlık anında da tüketilebilir.
Kediler kendilerini temizlerken kullandıkları yalama yöntemiile bir çok kez tüy yutarlar bu tüylerin midelerinden temizlenmelerinde otları yedikleri görülmüştür bunun dışında vücutlarının ihtiyaç duydukları bir çok minerali de bitkiler yoluyla elde ederler .
Kedi nanesi gibi türden bitkiler ise zevk için yenebilir sevdikleri için.
Evde baktığımız bitkilerimiz bir çok açıdan zehirlidirler bunun için birçok önlem almamız gerekebilir kedimizin sağlığı için bu önlemler;
saksıların etrafına bant yapıştırabiliriz,
saksıları mümkün olduğunca yükseğe kaldırabiliriz,
saksı diplerine çakıllar ekleyebiliriz,
saksının dibine ya da bitkilerin yapraklarına acı biber sosları sürülebilir
Ya da kedilerin ihtiyaçları olan bitkileri kendimiz yetiştirebiliriz bir çok pet shopta ya da veteriner hekimlerden bu tohumları temin edebiliriz.

white-cat-eats-grass

Kedim Kaç Yaşında ?

Kedi sahiplerinin merak ettikleri durumlardan biridir bu ,bazen yaşlanıp öleceğinden korktukları için bazen kendi yaşlarıyla mukayese etmek için vb nedenlerle bu sorunun cevabı yıllardır hep merak edilmiştir önceleri ömürleri daha kısa olan kediler insanların şartlarının iyileşmesiyle birlikte onlarında ömürlerinde uzamalar olmuştur çünkü bakım şartları değişmiş insanlar bilinçlenmiş beslenmeleri egzersizleri düzenli bir hale gelmiş veteriner hekimlerin uygulamalarıyla mikroplara karşı bağışıklık kazanmışlardır özellikle ABD de kedilerin ortalama ömürleri 15-17yıla kadar çıkmıştır ülkemizde 11-13 yıl kadar yaşayabilmektedirler.
Kedilerin yaşlarını insan yaşlarına göre oranlarsak aşağıdaki tablo sizlere fikir verecektir.

YIL

YAŞ

1 yıl

16 yaş

2 yıl

22 yaş

3 yıl

28 yaş

4 yıl

34 yaş

5 yıl

40 yaş

6 yıl

44 yaş

7 yıl

48 yaş

8 yıl

52 yaş

9 yıl

56 yaş

10 yıl

60 yaş

11 yıl

64 yaş

12 yıl

68 yaş

13 yıl

72 yaş

14 yıl

76 yaş

15 yıl

80 yaş

16 yıl

84 yaş

17 yıl

88 yaş

18 yıl

92 yaş

19 yıl

96 yaş

20 yıl

100 yaş

İçerik

Kedilerde Tırnak Kesimi

Kedilerimizin tırnakları evde, doğadaki hayvanlar gibi sürekli sürtünme halinde olmadığı için uzar . Bu uzama sonucunda hem kendine hem bize zarar vermeye başlar.
Uzayan tırnaklar zamanla içe doğru batmaya başlar bu da patilerinde bir çok rahatsızlığı beraberinde getirir.Kedinin yaşı ilerledikçe bu durum daha da sıklaşır.
Genç kedilerde ise yerlerinde duramadıkları için enerjileriyle hem bizlere hem de mobilyalara zarar vermeye başlarlar.
Tırnak kesimi özel olarak satılan tırnak makaslarıyla yapılmalı ve ayda bir kez düzenli aralıklarla tekrarlanmalıdır.
Bunu daha küçükken kedimiz alıştırmalar yaparak büyüdüğünde sorun olmayacak duruma gelene kadar eğitimini vermeliyiz.
Kedimizi sık sık kucağımıza alıp patileriyle oynamalı patilerine dokunmalıyız.Kediler  tırnakları içeri doğru gizli canlılardandır kedigillerin tamanında böyledir avlanırken,yerler kayganken ya da kendilerini savunurken dışarı çıkarırlar bu yüzden patilerini okşarken yavaş yavaş bastırdığımızda tırnakları ortaya çıkacaktır bir süre bunun onun için can sıkıcı bir durum olmadığını göstermeye çalışın bu duruma alışsın ,bastırdığınızda gördüğünüz tırnakta beyaz renkli kısım kesilecek alandır pembe kısımsa yaklaşmamanız gereken yerdir burdan sonrasını kestiğinizde canı acıyıp kanamaya başlayacaktır bu durum istenmeyen sonuçlar doğurabilir.
Kesme bir hamlede ve hızlı bir şekilde yapılmalıdır. Sonrasında bir şey olmamış gibi kedinizi sevin ve onu ödüllendirin. Bu işlem kedimiz hafif uykulu iken daha rahat icra edilebilir. Tüm tırnakları aynı gün (özellikle yeni başlayanlar için) kesmek gerekmez. Arka ayak tırnakları daha az uzadığı için 2-3 ayda bir kesilebilir

KonuMerak_Kedi_20Kedi-Tırnak-Kesimi-360x190

Kedilerde Tüy Bakımı Eğitimi

Tuvalet eğitimini anladık ama tüy bakım eğitimi nerden çıktı demeyin.
Kediler türlerine göre değişsede genelde uzun tüylü ve sık tüyleri dökülen hayvanlardır,evlerinde kedileri olanlar çok iyi bilirler özellikle kedilerin mekanları haline gelmiş koltuklar ya da bazı eşyaların tüyler içinde kaldığını.
Kediler kendi bakımlarını kendileri yapan hayvanlardır ancak onlar kabul etmeselerde tüy bakımları bizim yardımımız olmadan doğada da yaşamadıkları için bir şekilde müdahalemize gerek vardır.Ancak çoğu kedicinin bildiği gibi kediler vücutlarının bazı bölgelerinin ellenmesinden bile hoşlanmazlar. Biz bırakın severek okşamayı, kedimizintamamı tüylerle kaplı tüm vücudunu fırçalamamıza alıştırmak zorundayız.
Bunun bir çok nedeni vardır bu nedenleri sıralarsak hem kedilerin hem de bizim sağlığımız tabiki baş sıradadır.Kediler tüylerini yalayarak temizlerler bu esnada kopmuş olan bir çok tüy kedinin midesinde birikir öyle ki bu zamanla cerrahi bir müdahaleyle temizlenme durumunu bile gerektirebilir.
Taranmayan tüyler zamanla bulundukları yerde düğümlenecek keçeleşecekler ve bu da deri sorunlarını ve tamamen tıraş etme gibi bir müdahale gerektirecektir.
Taramalar sırasında belki erken teşhisle vücudunda oluşan hasarlar hastalıklar keşfedilecek ve erken müdahale şansı bulacağız.
Taramaların bir faydası da tarama esnasında yakınlaştığımız kedimizle aramızdaki bağ güçlenecektir.
Bizim sağlığımıza etkisi ise etrafta tüyler uçuşmayacaktır.
Kedi Tüyü

 

Kediler Nasıl Eğitilir

Kediler köpekler gibi eğitilebilir ?
Kedilerin eğitimleri 1.5 yaşından sonra içselleşiyor,Verilen eğitimin karşılığını gençlik zamanında göremeyebilirsiniz ancak ,ileriki yaşlarında meyveleri görünmeye başlar.
Kedilerin eğitilemediği, eğitilmeyi reddettiği söylenir hep, kısmen de doğrudur. Kedilere, itaat, saldırı veya arama kurtarma eğitimi veremezsiniz. Kedi eğitimi, ancak yapmasını istemediğimiz bazı hareketlerinin engellenmesi şeklinde olabilir. Ve bu başına buyruk dostlarımızla bu eğitim de her zaman başarılı sonuçlar vermeyebilir.

Kedilerin eğitilemez görünmesinin nedeni, eğitildiği konularda son kararı onların vermesidir. Kedi, insan veya köpek gibi bir sürü hayvanı olmadığı için, sadece kendi ihtiyaç ve isteklerine göre hareket eder. Bu başına buyrukluk kedilerin hiçbir şekilde eğitilemeyeceği gibi yanlış bir kanıya neden olabilir.

Kedilerle uğraşırken son derece sabırlı, sevecen ve gerçekçi olmak gerekir. Kediniz sizin beklentilerinizi karşılamıyorsa ona kızarak, istediklerinizi yaptırmaya çalışarak hiçbirşey elde edemezsiniz. Kedinizin size uyum sağlamak için davranışlarını değiştirmesini beklemek hata olur.

Kediniz sizin istemediğiniz şeyler yapıyorsa onu kesinlikle cezalandırmayın. Ceza, eğitime hiçbir yardımda bulunmayacağı gibi, kedinizin sizden soğumasına da neden olur. Onu cezalandırmak yerine kaşlarınızı çatıp sertçe hayır derseniz o gerekli mesajı alacaktır. Kediler bağırtılardan, yüksek ve ani seslerden hoşlanmazlar. Kediniz istemediğiniz birşey yaptığında yumuşak bir ses tonuyla onu uyarın.

Eğitimde püf noktası, kedinizi neyin motive ettiğini bulmak ve bu motivasyonla kedinizi ödüllendirmektir. Bu çoğunlukla mama olur ama bazı kediler oyun oynamayı veya sevgiyle kafalarının okşanmasını da bir ödül olarak alabilirler. Bir ipucu daha; eğitimin en verimli zamanı mama saatinden biraz öncedir.

sevimli-kedi-1309457904

Kedilerde Tuvalet Eğitimi

Diğer hayvanlara nazaran belkide en kolay tuvalet eğitimini kazanacak  canlı kedilerdir, zira yaratılışları gereği bu zaten onların geninde vardır .
Doğada yaşayan kediler tuvaletlerini açık alana yapıp bırakmazlar bunun bir çok nedeni vardır ,bunlar düşmanlarından gizlenme olarak da yorumlanabilir.
Ev kedilerinde tuvalet alışkanlığı çabucak kazandırılabilir hatta bazen sadece kumu koymanız bile yeterli olabilir.
Yavru kediler ya da evinize getirdiğiniz büyük kediler tuvaletin yerini kavramada kafa karışıklığı yaşayabilirler bu tür olaylarda tuvalet eğitimini vermek güçleşebilir ancak bununda çözümü vardır bunu asla hayvanı cezalandırarak öğretemeyeceğinizi bilmelisiniz en başta.
Annesinden erken ayrılmış ya da petshoptan alınmış bir hayvanın hemen adapte olmasını beklemeyiniz.
Öncelikle işe fazla yüksek olmayan kenarlı bir tuvalet alınız ve ıslaklığı topaklar halinde kolay alınabilecek bir türde olan kum alınız.
Tuvaleti yapacağı kabı evinizin sakin olabilecek bir odasına koyunuz.
Tuvalet kabı kedinizin mama yediği yerden mümkün olduğunca uzak olmalı ve sürekli rahatsız edilebilen yerlerden uzak olmalı.
Bu kabın genişliği kedinin eşinmesine ve rahat hareket etmesine imkan tanıyacak kadar büyük olmalı.
Yavru kediler yemek yedikten kısa bir süre sonra tuvalet ihtiyacı hissederler böyle zamanları fırsat bilerek onu kabına götürünüz ancak kucağınıza alarak değil onu bir şekilde kandırarak götürmeye çalışınız ,kediler kokulara karşı duyarlıdırlar tuvalete giderken yürüdüğü yolu unutmaması için kucağınızda götürmeyiniz.
Tuvaletini kaba yaptıktan sonra bir süre alışana kadar kabın hepsini temizlemeyin aşırı kirli kalmasın ama kokusunun kalabileceği kadarını bırakın.
Hijyen açısından kabları hafta bir kez düzenli olarak temizleyin.
Kedinizin kafası karışıp yine farklı yerlere pisliyorsa onu cezalandırmanız daha da kafasının karışmasına neden olacaktır.
İlk olarak tuvaletini yaptığı yeri amonyaksız bir maddeyle temizleyin amonyak onlara başka kedilerin de orayı kullandıkları sinyali verir.
Kediniz başka bir yere tuvaletini yaptığında bir parça alarak tuvalet kabının içine bırakınız bu ona tuvaletin yerini göstermesi açısından önemlidir.
Kediniz inatla kabdan başka bir yere yapıyorsa mamasını ve suyunu bu tuvaletini yaptığı yere bırakınız kediler kolay kolay yemek yedikleri yere dışkılarını bırakmazlar.
Eğer kediniz kısırlaştırılmışsa, tuvalet alışkanlığının değişmesinin nedeni bir sağlık sorunu olabilir. Kedinizin bağırsak paraziti olmadığından, ishal ya da kabızlık gibi bir sorunu olmadığından emin olmalısınız. Ayrıca idrar yollarıyla ilgili bir sorunu olup olmadığını da öğrenmelisiniz. İdrar yolları enfeksiyonu geçiren ya da idrar yollarında kum, taş dediğimiz kristaller oluşan kediler idrar yapmakta güçlük çektikleri, ağrı ve sancı duydukları için evin farklı yerlerine idrar yapmaya başlarlar. Kedinizin böyle bir sorunu olup olmadığını öğrenmenin tek yolu, kedinizi bir veterinere götürerek muayene ettirmek ve gerekli idrar-dışkı tahlillerini yaptırmaktır.
kedi-tuvalet-egitimi-crop_orig

Kedilerde Kabızlık

Kedilerde ve diğer hayvanlarda da sık görülen hastalıklardan olan kabızlık kalın barsağın son kısmındaki tıkanmalar sonucu, barsak içeriği uzun süre kalın barsaklarda kalır. Bu nedenle fazla suyu emilerek kuru sert bir dışkı oluşur. Oluşan bu sert dışkının atılamaması sonucu kabızlık meydana gelir.
Nedenleri çok çeşitlidir bunları sıralarsak uzun süre hareketsizlik özellikle yatılı olarak uzun zaman kalan hayvanlarda görülür dışkılama refleksi azaldığı için,
yanlış ya da eksik beslenmeden kaynaklı kabızlıklar kuru ve zengin gıdaların aşırı tüketilmesi sonucu da görülür
kalça kemiklerinde görülen kırıklar,fıtık giib rahatsızlıklarda kabıza neden olur.
Belirtileri uzun zaman fark edilmeyebilir hasta hayvan sürekli dışkılamak için uğraşır ancak yapamaz ,anüs çevresinde zorlamadan kaynaklı ödemler oluşabilir
ayrıca kusma iştahsızlık aşırı su kaybı ve hareketsizlik de belirtiler arasındadır.
tedavisi en yakın zamanda veterinere götürülmeli,beslenmesine dikkat edilmeli kemik gibi sindirimi zor gıdalar verilmemeli,egzersizler artırılmalı sık ama az beslenmeli hayvan çok yaşlı ise gerekirse ömür boyu sürgüt ilaçlar besinleriyle birlikte verilmelidir.
kedi-seven-erkekler_126074d

Van Kedisi

Van Kedisi safkanlığını koruyan canlıların başlarında gelir bu yüzden dünyanın ve Türkiyenin en değerli canlılarındandır.
Cana yakınlığı, beyaz, ipeksi kürkü, aslan yürüyüşü, tilki kuyruğuna benzeyen uzun ve kabarık kuyruğu, değişik göz renkleri ve suya olan düşkünlüğü ile diğer kedilerden ayrılır.Van kedilerinin şüphesizki en ilgnç özellikleri suya olan düşkünlükleridir diğer kedilerin aksine suyu çok severler yazın özellikle sıcaklarda zevkleri için suya girdikleri görülmüştür evde beslerkende sizinle birlikte suya girmekten zevk alırlar.
an kedileri, diğer türlere oranla biraz daha iricedir. Erkeklerde vücut ağırlığı ortalama 3,5kg, iken dişilerde 2.8kg. olur. Vücutları uzun ve kaslı bir yapıda ve kemikleri iridir.
Van kedileri gözleri ve tüyleri nedeniyle Ankara kedisi ile sıkça karıştırılır. Van kedilerinin gözleri her ikisi mavi, her ikisi kehribar veya bir gözü mavi diğer gözü kehribar renkte olmak üzere üç çeşit olabilir. Mavi renk, daima turkuvaz mavisi özelliğinde olurken, kehribar rengi farklı tonlarda görülebilir. Mavi gözlü kedilerde, mavi gözlü kısa, kadife kürklü ve mavi gözlü-uzun ipek kürklü kediler diye ayrılır.
Van kedisinin yüzü daha yuvarlak, Ankara kedisinin sivridir.
Van kedisinin baş ve kuyruk kısmında sarı lekeler bulunur, Ankara kedisi ise genellikle bembeyazdır.
Ve Van kedisinin tüyleri Ankara kedisine göre daha kısadır.
van-kedisi-1

Kedilerde Üreme – Çiftleşme

Kedilerde östrüs davranışları aniden başlar. Dişinin bağırmaları çok sıklaşır (vokalizasyon) ve sık sık pelvisini yukarıya kaldırarak çiftleşme pozisyonu alır. Bu erkek kedi varlığında daha belirgin görülür. Devamlı gerilme, anorexi gözlenir. Dişi kedi lordoz pozisyonu aldığı zaman kuyruğunu yana atıp arka bacaklar üzerinde durur. Bu durumda erkek kedi dişinin üzerine çıkar ve dişleri ile ensesinden yakalayarak pelvik ileri geri hareketlerle vulvayı arar.

Aşımın başlamasından ortalama ½-7 dakika sonra pelvisin vaginaya girmesi ve ejakulasyon meydana gelir. Ejakulasyon anında dişi kedi yüksek bir sesle bağırmaktadır. Bu bağırmanın vagina duvarı ile serviksin penis üzerindeki çıkıntılar tarafından uyarılması sonucu meydana gelmektedir. Daha sonra dişi erkeği hemen uzaklaştırır ve vulvasını yalayarak kendi çevresinde yuvarlanır. Ortalama 5-20 dakika sonra dişi tekrar çiftleşme pozisyonu alır ve erkeğin aşmasına izin verir. Eğer çift rahatsız edilmez ise 1-2 saat içerisinde 5-7 kez çiftleşme olur.

Bu devrede dişi kedinin perineal bölgesi yavaşça ovulur ve boyun bölgesinden kuyruk köüne kadar sıvazlanırsa kedi sternum üzerine oturur, pelvis yukarı kalkık pozisyonda kuyruğunu yana ve yukarı yönlendirir. Arka ayaklarını uzatır ve pelvik bölge üzerine elle bastırıldığında arka ayaklarını geriye doğru hareket ettirir.

Metaöstrus döneminde; ovulasyon şekillenmeyen (çiftleşme olmamış) bir östrus dönemi sonrası follikuler regresyon periyodudur. Ortalama 21 gğn (14-28 gün) sürer. Seksüel davranışlar kaybolmuştur. Ovulasyonun olduğu fakat gebeliğin oluşmadığı durumlarda yalanı gebelik gözlemlenir ve korpus luteum şekillenir.

Gebe olmayan kedilerde luteal dönem gebelik süresinin ortalama yarısı kadar sürer ve yaklaşık 7-10 gün içerisinde ovaryumlar aktif hale geçebilir. Bu sebeple dişi kedilerde bir çiftleşme sezonu boyunca 4-5 defa hayali gebelik (pseudoregnacy) görülebilir. Anöstrus dönemi; seksüel dinlenme dönemidir. Dişi kediler erkek kedileri yanlarına yaklaştırmazlar ve seksüel istekleri kaybolmuştur. Ovaryumlar küçüktür ve folleküller ortalama 0.5 mm büyüklüktedir.

Anöstrus Eylül ayında başlayığ Aralık ayında sona erer (kışın sonunda günlerin uzamasınabağlı olarak son bulur.) Anöstrusun başlamasında gün ışığının kısalması ve yaz ısısının yükselmesi önemli ise de bireysel farklılıklar oldukça fazladır. Günde 10 saatten fazla sun’i ışık alan dişi kedilerde anöstrus dönemi gecikebilir ve hatta yılar boyu bu dişiler kızgınlık gösterebilirler.

Anöstrus dönemindeki dişi kedilerde serum östrojen ve progesteron değerleri bazal düzeydedir. Çiftleşme Çiftleşme sırasında erkek kedi dişinin boyun bölgesinden kuvvetli şekilde ısırır. Erkek kedide penis arka tarafa dönük pozisyondadır ve bu aşamada kısmen erektil halde alt kısma horizontal 20-30 derecelik bir açıdadır.

Penis itme hareketlerini takiben ejakulasyon gerçekleşir. Erkek kedi penisi geri çekerken dişi çiftleşme çığlığı çıkararak (erkek kedinin penisindeki kornifiye papillalardan dolayı) ileri yönde hareket eder. Erkek kedi dişinin sinirli davranışlarından kaçmaya çalışır. dişi kedi kendi etrafında döner ve vulva bölgesini yalarken erkek kedi güvenli mesafeden bunu seyreder.çiftleşme birkaç dakika ie bir saat arasında sürer ve tekrarlanır.
Yaklaşık 7 kez ejakülasyonlu çiftleşme gerçekleşir. Çiftleşme sıklığı ve aralıkları bireyler arasında farklılıklar gösterir. Çiftleşme öncesi dönem 10 saniye ile 5 dakika arasında, çiftleşme 1-3 dakika, çiftleşme sonrası dönem ise 1 dakikadan azdır.

2222

Kedilerde Kızgınlık Dönemi

Üreme mevsimi genellikle Ocak’ta dünlerin uzaması ile başlayarak Eylül ayına kadar devam etmektedir. Bu mevsim süresince östrusun süresi ve uzunluğu fertlere göre değişiklik göstermektedir. Çiftleşmesine izin verilen kedilerde her üreme mevsiminde sadece iki östrus periyodu ve bunun sonucu olarak iki yavrulama görülmektedir.

Dişi kediler yaklaşık 8 ile 13 aylık iken seksüel olgunluğa ulaşmalarına rağmen, ırklar arasında bu süre oldukça değişkendir. Dişi kediler en erken 5 aylık, en geç ise 18 aylık yaşta cinsel olgunluğa ulaşmış olmaları gereklidir.
Erkek kedilerde yaklaşık dişi kediler ile aynı yaşta puberta’ye ulaşırlar. Erkek kedilerde dişilere ilgi, atlama, pelvik itme hareketleri gibi cinsel davranışlar 4 aylıkta başlar iken, spermatogenezis 5 aylığa kadar başlamaz. Seksüel olgunluk yaşı, erkek kedilerde 9 aylık iken (yaklaşık 3.5 kg vücut ağırlığı) gerçekleşir reprodüktif aktivite 14 yaşın üzerinde de devam eder, fakat yetiştirmede kullanılan erkek kediler yanlızca 4-6 yaşa değin kullanılmalıdırlar.
Çiftleşme mevsimi Kuzey yarım kürede, evcil kediler yılda iki kez üreme mevsimi gösterirler. Bunlardan ilki bahar (Ocak ile Mart ayları) diperi ise geç yaz yada erken sonbahar (ağustos ile Ekim) mevsimleridir. Östrusların en yoğun olduğu dönem, kuzey yarım kürede Şubat Mart aylarıdır. Uygun iklim şartlarında yıl boyunca çiftleşmeler gözlenebilir.
Çiftleşmemiş dişi kediler kontrollü ışık ve ısı altında bir yılda ortalama 13 östrus (4-25 östrus) gösterebilimektedir.
Kedilerde proöstrüs erkek kedi olmazsa anlaşılamaz. Bu dönem klink olarak, dişinin erkeğe cazip geldiği fakat erkeği kabul etmediği bir dönemdir. Dişi kedi başını veya boynunu herşey sürmek eğilimi gösterir ve bu hareketi ilgi artması olarak yorumlanabilir. Bu hareket dişi kedilerin seksüel olarak kabul edici döneme girmesinden önce, 1-3 gün devam eder. Bununla beraber proöstrus çoğu zaman östrus öncesinde fark edilemeyebilir. Bu dönemde idrar yapma sıklığında artış ve erkek kedilerde görülen idrar püskürtme hareketine benzer davranışlar gözenebilir.
Sürekli ses çıkartan dişi kedi lordoz pozisyonundadır. Vulvada ödem yoktur ve köpeklerde gözlenen viginal akıntı görülmez. Östrus döneminde; Kedilerde östrus, çiftleşe dönemi olarak tanımlanır. Dişinin erkeği kabul etmesi ile başlar, çiftleşmeyi reddi ile biter.

1111111

Kedi Bakımı


Eğer kedinizi sürekli olarak içeride tutuyor ve onu dışarı salmıyorsanız, kedinizi yalnız bir odada bırakmayarak, bütün evin içinde koşmasına izin vermeli, ona küçük bir top veya makara hediye ederek, oynayıp neşelenmesine yardım etmelisiniz.

Gündüzleri bahçeye bıraktığınız kediniz, akşama kadar hem oynar, hem de avlayabildiği çeşitli hayvancıklarla karnını da doyurup keyiflenir. Fakat onu geceleyin dışarıda bırakmayarak mutlaka içeri almalı, yatağında yatmasını sağlamalısınız.

Kısa ve uzun tüylü kediler, kısa zaman aralıklarıyla taranıp fırçalanmak isterler. Uzunca zaman taranmayan kedilerde tüyler çok dökülür, keçeleşir ve kirli, çirkin bir durum alır. Keçeleşmiş tüyleri bir makasla ve dikkatle almak, ondan sonra da hayvanı tarayıp fırçalamak lazımdır.

Tepeden tırnağa kadar çamura bulandığı zamanlar dışında kedinin, köpekler gibi yıkanması şart değildir. Hayvanın tüylerini kirlendiği zaman talk pudrası sürüp fırçalamak postu temizler, tüylere canlılık ve parlaklık kazandırır.

Kediler genellikle 10 yıl yaşarlar. Fakat iyi bakım altında tutulan mutlu kediler arasında 15, hatta 20 yılı aşkın yaşayabilirler.

kedi