Sarı Arı

Sarı arının anavatanı İtalya’nın Sicilya adasıdır Görünümü ve petek üzerinde duruşu ile sakin arı türleri olarak bilinir Bu arı türü hızlı üreme özelliğine sahiptir.

Sarı arı, kışı sert geçen bitki örtüsü az olan yerlerde yaşamaları zordur Yağmacılık özelliği olan sarı arı türünün oğul verme özelliği düşüktür.

Görünüş olarak sakin bir yapıya sahip olan sarı arı ince yapılıdır Sarı kitin tabakası ile kaplı olan vücudunda sarı kıllar mevcuttur Karın altında bulunan şerit sayısına (3 şeritli 5 şeritli) göre iki tipi vardır
Sarı bal arısında çoğalma ilkbaharda başlar sonbahara kadar devam eder Sarı arı kışın fazla bal tüketir Akdeniz Bölgesi iklimine ve bitki örtüsüne çok iyi uyum sağlamışlardır.

Sarı bal arısının düzgün petek yapma içgüdüsü mükemmeldir Kovanı temiz tutma içgüdüleri iyidir.

Diğer arı çeşitlerine göre hastalıklara dayanıklıdırlar

sarı arı

Taş Hastalığı

Hastalığın sebebi Aspergillus Flavus isimli küf mantarıdır. Bu hastalığa yakalanmış olan petekler yeşil renkli bir görünüştedirler. İç organlarını etkileyerek larvanın ölmesine neden olur. Larvalar mumyalanmış gibi kuruyarak petek gözünü tamamen doldururlar. Bu mantarların sporları balda da yaşayabildiği için, insana da geçer. Bu yüzden taş hastalığına yakalanmış kovanlardan çıkan balları yemek tehlikelidir.

çürümüş yavru arı

Adi ishal – Dizanteri

İlkbaharda arıların faaliyete geçtiği sıralarda görülür. İshale yakalanmış arılar, koyu sarı, yapışkan, sulu ve pis kokulu bir pislik çıkarırlar.Uzun zaman içeride kapalı kalmak, arıları ekşimiş veya bozulmuş şuruplarla beslemek, rutubet, soğuk veya kışın kovanlarda yeter derecede bal bulunmaması dolayısıyla arıların polenlerle beslenmeleri hastalığı meydana getiren başlıca nedenlerdir.

hastalıklı arı